25 Ekim 2016 Salı

YOLA DAİR - 2

Yollar ile yıllar arasında bir bağ olmalı... Yıllandıkça yollar, toprak; yollandıkça yıllar, Hüzzam kokar... Ademoğlu birer birer dalından kopar... Her yol toprağa çıkar, zaman ara vermeden usul usul akar... Yola dair bir ahval içimde yanar... Kanar da kanar yol ile hâl'e, bir bilinmez âh-ü zâr'e...
***
Bir Eylül bir sancı sanki yol, ne yana dönsem acır sol yanım... Yola çıkmak ne güzel, yoldan çıkmadan... Elbet varamaz, yola çıkmayan... Yolda olmak gerek, vesselam... Kaldı mı yola çıkmayan, Adem'den bu yana... Toprağa varmayan kaldı mı? Yolda kalmak yola çıkmayı, varmak ise ol'mayı gerektirir. Bir gaye bir dert işidir, ol'mak... Solmakta mümkün elbet, konmakta... Ol'mak için solmak gerek, konmak için kopmak... Evvela yola çıkmak... Yalnız kalsan da yolcu olmak gerek...
***
Yol bu belli mi olur, ne öz kalır ne de söz... Bir köz kalır kalbine, küllerinden... Anlamazsın, anlayamazsın... Yol bu... Dilinde, gönlünde dua ve kelimeler... Varmak gerek var edene... Her şey yaşanabilir yol öyküsünde, bir sevgi çoğu zaman da bin ayrılık... Yol bu...
***
Yıl biterde yol bitmez imiş... Saba makamı bir ezan hatırlatır yola çıkışı ve yağmur sonrası kokan toprak hissettirir yolun varışını... Çıkış da bir varış da... Öyle ya! "Hayy'dan gelen Hu'ya gider"... Bir yaprakta gizlidir yol hikayesi... Yol bu...
***
Payıma düşen kelimelerden öğrendim, yol ile yıl beraberken yeşermeyi... Acısa da gönlümün sol yanı, ol'mak umuduyla yolumda kalmayı... Yol dert işidir ama derdi de derman sayıp, ummayı... Yol bu...
***
Yollar yıllar içinde, yıllar yolların içinde... Hiçten hiçe... İçedir elbet içe Hicret'i ademoğlunun, içten içe... Hiç'liğinin bilincinde hiç olmanın içinde... Yol da yıl da geçer bir biçimde... Yolun başının da sonunun da bir olduğunun bilincinde...
***
Son baharlı bir yol bu, aklım Eylül'de kaldı... Yaprakta gizlidir, yolun hikayesi... Aklım renklerde, baharlarda kaldı... Gönlüm ilk bahar heyecanı ile Nisan'a kalakaldı...
***
            Öyle ya! Yol bu...
            Yollar, yıllar içinde...
            Yıllar, yollar içinde...
            Ademoğlu hiç'lik içinde...
            İçinde elbet içinde...
            Yol da yıl da Ademoğlu'nun içinde...
Halil İbrahim Aydın
Akademisyen / Yazar


8 Ekim 2016 Cumartesi

Halil İbrahim Aydın I Kitap Sözleri

Halil İbrahim AYDIN kitaplarından sözler;
***
"...Yâr'da yara da Yaradan'dan..."
***
"Toprağın kaderi insanda, insanın iç alemi de kelimelerde vücut bulur..."
"Şiir insandan, insan ise topraktan çıkar yola..."
***
"Siyah önlükten mavi önlüğe geçiş kadar renkliydi duygu dünyamız..."
***
"Öz'e varmak lazım... / Özneye varmak için yüklem / Sevgi için yüklenmek lazım... / Gül'e Bülbül / Leyla'ya Mecnun olmak lazım... / Deryadil olmak lazım Nazenin'e.."
***
"Sırf özneyi belirlemek için yükleme yapılan zulüm niye... Sürekli sormak, sorgulamak niye... Gittin, gittin işte, hepsi bu; sade bir kelime..."
***
"Bir yaprak ne yeşili unutur ne de sarıyı… Bir renk karmaşası değil elbet, hayata tutunma meselesidir bu…"
***
"İnsan toprağın kaderini yaşarken, şiir de insanın kaderini yaşar durur... Toprak insana, insan da şiire bürünür..."
***
"Arif'in diline mana... Söz söylemeye İrfan lazım...
Ol'mak lazım işte... Yar'e var'mak lazım..."
***
"...Gündüz ile aynı zeminde durmaz zifiri Ekim akşamları..."
***
"...Böyledir yolculuğu kalemin;
Ben gelişini yazmıştım.
Oysaki, gidişin baştan yazılmıştı..."
***
"...Gidişini yazmıştı yazgı, bense gelişini; güne bakan yanını... 
Kalem ile kelam arası işte..."
***
"...Bahar olmak da hiç uzak değil, buhar olmak da, yağmur. Sen sadece yağ'nur..."
***
"...'Sen' belirlediğim tek imgesin, sorunca yüklendiğim derde, cevabını bulduğum öz'nesin... Aşık olunası bir gam'zesin, gam yükü paylaşılası bir 'sen'..."
***
"Ve yüklemler, sevmek gibi gelir... 
Kelimelerin eşgüdümünde dünya evrilir..."
***
Modern İnsan'ın Serencamı
"...Karşılıklı sohbet edilen bir kültürden karşılıklı yaz(ış)ma dönemine geçildi. Hasbihal olmak, hemhal olmak, hemdert olmak başka baharlara kaldı...
Modern insan mutsuz...
Modern insan u'mutsuz..."
***
"...Birbirinin gömleklerini giyen bir kuşaktan, 
Gömlek değiştirir gibi insan tüketen bir kuşağa dönüşüldü..." 
***
"Zamansız,
Amansız,
Ansız bir yağmur,
Sen sadece yağ'nur..."
***
"Kalem dediğin bir 'kal' bin devâ...
Bin kalem, bir kelâm yegâne...
Bir tek kalem kaldı...
Öznesi yalnız sen olan kelâm kalakaldı..."
***
"...Kalem kelama döner, kelam insana..."
***
"...Kalem dediğin içinde bir alem bir meal bir amel barındıran kelâmdır..."
***
"Kalemle kelam arasıdır, hayat..."
***
"Bir yıldız bin papatya düşüyor aklıma seviyor, sevmiyor..."
***
"Di'li geçmiş zamanları düşlüyorum, efsunkâr ışıltını..."
***
"...Şimdileri, yağan her yağmurda, yağma ihtimali olan her bulutta, iklimde, mevsimde bir sonbaharda çoğu zamanda ilkbaharda anıyorum seni... "
***
"Yağmur yağar, kulağıma gülşen-i vefa makamı çalınır..."
***
"Yağmur bir yağar kelimeler gibi cümleme... 
Yağ'nur bir yağar dua gibi ömrüme... 
Sen yağ nur..."
***
"Anlayana bir dem, insanlığa hemdem olur...
Sade bir nur...
Yağ'nur..."
***
"Bugün biraz İstanbul'um,
Bir yanım deniz her yanım 'Hicaz'..."
***
"Insan toprağın kaderini yaşarken, şiir de insanın kaderini yaşar durur... Toprak insana, insan da şiire bürünür... Toprağın kaderi insanda, insanın iç alemi de kelimelerde vücut bulur...Öznesi medeniyet olan edebiyatın özüdür şiir..."
***
"...Kalakaldım sen'delendim öyküm içinde..."
"Şartlı birleşik cümleydi adeta hayatım... 
'Sen' varsan, mutluluk var gibi..."
***
"Öz'nesiz kaldım, kim'sesiz, sessiz...
Gittin, sen'siz kaldım.
Sahi! Öz'ne?"
***
/Sustuk/
Sade bir şiir olduk...
***
"Saat dem'e bir kala
Bin yıldız kaydı, tek seni diledim.
Dalgalara hemdem dakikalarda bir seni düşledim..."
***
"...Biri sesli biri sessiz iki sen'siz harfin birleşmesiyle oluşur büyük anlam; 'lâ'..."
***
"...Ne özne kaldı geride, ne de bir eylem... Kalakaldım, sen'delendim kendi öyküm içinde..."
***
"...Dem olmak lazım...
Hemdem olmak lazım..."
***
"...Bir yaprak ne yeşili unutur ne de sarıyı… Gül, bülbül meselesi değil elbet, olsa olsa varlığını idame ettirebilme meselesidir bu…"
***
"Geceler, sadece seni heceler...
Bitmez olur sen'celer..."
***
"Arif'in diline mana...
Söz söylemeye İrfan lazım..."
***
"Deryadil olmak lazım Nazenin'e..."
***
"Her özne varlığını ancak yüklemi ile ortaya koyabilir"
***
"Karanlık, aydınlıklar gecenin zihin gündeminde... / Bir bahar akşamı sanki yıldızlar asude... / Ay gecesine küsmüş adeta, bir başına... / Deniz dalgasız, gök martısız... / Akşam üstüne dokunur sevdalar..."
***
"Sahi ne çok kirlendi koca dünya... 
'Adem' olamadı-kalamadı, insanoğlu..."
***
'Gecenin Serencamı'
"Geceler, sadece sen'i heceler..."
***
"...Bütün sermayem harflerdir, 
kimisi ünlü kimisi ünsüz..."
***
"...Önce tomurcuktur sonra selvi / Derken yeşermesi an meselesi... / Sararmak mı? / Hiç uzak değil / Zaman iki renk arası..."
***
"Dem olmak lazım bir Ney'in kalbine..
'Buselik makamı' olmak lazım..
Buseye meftun..."


Halil İbrahim AYDIN
Akademisyen / Yazar


* Sensizliğe Alıştım Sanma (Şiir) - Mektup (Deneme) isimli kitaplarımdan oluşturulmuştur.